RİVA SOSYAL TESİSLERİ - BEYKOZ


Herkese Merhabalar, Seneden seneye gitmiş olduğum tatillerimi www.kesfedecekcokyervar.blogspot.com da yazmaya karar verdikten sonra, hafta sonu gezilerimi de kaleme almak istediğimden dolayı oluşturdum bu blogu. İlgilenirsiniz ilgilenmezsiniz ayrı konu :) Amacım gittiğim yerleri ölümsüzleştirip sizlere elimden geldiği kadar etrafımızdaki güzellikleri tanıtmaktır. 


Dilerseniz ilk gezimiz olan Riva Sosyal Tesisleri ile başlayalım. Gittiğim yerleri Grupon, grupanya, fırsat bu fırsat gibi kampanya sitelerinden seçerek bulduğum doğrudur. Kişi başı kahvaltı 20 TL olunca eşimle birlikte buraya gelme kararı aldık. FSM Köprüsüne giderken Kavacık sapağından çıkıp Polonezköy yolu üzerinden Riva'ya ulaştık.


Birkaç köy yakınlarından geçerek Paşamandıra tabelasından içeriye giriş yaptık. Dere kenarına bir çok tesis kurulmuş fakat bizim aradığımız Riva Sosyal Tesisleriydi. Bir süre sonra hedefimize geldik ve ilk olarak Paintball oynayan bir grup karşıladı bizleri.


Küçük kızım Defne bu kadar yeşilliği görünce atladı hemen yemyeşil otların arasına. Eee ne olacaktı babasının kızı işte. O da sıkılmış şehrin gürültüsünden :)



2 kişilik kahvaltı siparişimizi verip beklemeye başladık. Pazar günü yoğunluğundan olacak ki siparişimiz 1 saatte ancak gelebildi. Ama ben böyle şeyleri mazur görüyorum. Kalabalıkta oradan oraya koşturan 2 kişi vardı. Onlarında insan olduğunu unutmamak gerekli değil mi?Hem acelemiz ne sanki bizler vakit geçirmeye geldik buraya. Dere kenarına gidip kızımla oynamaya başladık.



Soframızda yavaş yavaş hazırlanmaya başlamıştı bile. Eşim dere kenarından güzel bir yer kapmış hemen :)



Ufak tefek eksiklerle nihayet kahvaltı soframız hazırlanmıştı. Sabah açlığının vermiş olduğu sabırsızlıkla önümüzdekilere daldık :)


Ortam o kadar doğaldı ki etrafımızda bir süre sonra tavukla gezinmeye başladı. Ekmek sepetinden küçük parçalar halinde ekmekleri tavuklara doğru fırlattım. Hepsi etrafımıza doldu.



Defne'nin bu yaşına kadar tavuklarla olan birlikteliği bir kaç defayı geçmemiştir. Yabancılık çekmedi ve sevecen davrandı. Elimdeki ekmek parçalarından isteyerek o da tavukları besledi.


Bizler kahvaltımızı yaparken az ilerimizde duran hamakta sallanmak istedi küçük hanım. Bir sürede orada oyalandık.


Çocuk işte bizim gibi doğayı seviyor o da. Etraftan bulduğu topla bir sağa bir sola koşturdu beni.


Birbirimize sürekli top atarak epey eğlendik.


Bir süre sonra yanımıza gelen ata bakakaldı Defnecik. Korkmadı da üstelik. Yalan değil ben korkar diye bekliyordum. Atın sahibi küçük bir tur attırdı kızıma mutluluğu yüzünden okunuyordu zaten.


Bir süre daha paintball oynayanları izleyip mekandan ayrıldık. Bilmediğimiz köy yollarından geçip doğanın keyfini sürdük desem yeridir. Bir başka anıda görüşmek üzere..

UMUT ERDOĞAN

0 yorum:

Yorum Gönder